Makale

Makale

“Saçma Olan Aşkımızmış”: Arabesk ve Değişen Seyirci Psikolojisi

“It was Our Love that was Ridiculous”: Arabesk and Changing Audience Psychology

Seçkin SEVİM,Bilgen AYDIN SEVİM
Yıl 4, Sayı 8, Sayfalar:132-158

Ertem Eğilmez (1929-1989) had an extraordinary ability to feel the pulse of the audience. After a short period of fluctuation in the first years of his filmmaking career, Eğilmez made a big breakthrough with Sürtük (1965). He maintained this success throughout the 1970s. As the family audience held back from the movie theaters, the wheels of Yeşilçam started to turn to meet the expectations of the lumpen audience this time. Production of sex movies that marked the second half of the 1970s were cut off suddenly by the 1980 Turkish Military Coup d’état. The emergent gap was filled by arabesque films. Eğilmez fiercely criticized the arabesque trend that dominated in the music and film markets in the 1980s in his latest film Arabesk (1989). Arabesk were examined by the method of cinematic discourse analysis in this study. This study aims to put forward that Arabesk revealed a potential audience that has a good taste in films and keeps away from arabesque culture and Yeşilçam melodramas. Arabesk, which announced the end of Yeşilçam, became the turning point of a new cinema and a new audience psychology. This audience, who laughs at the stories that their parents shed tears in the past, is quite different from the classical Yeşilçam audience. The rejection of victimization discourse and self-pity, being an actor and being able to solve their own problems are the main psychological characteristics of this audience.

Ertem Eğilmez (1929-1989), seyircinin nabzını tutma konusunda sıra dışı bir yeteneğe sahipti. Eğilmez, sinemacılık kariyerinin ilk yıllarındaki kısa süreli bocalamadan sonra Sürtük (1965) filmiyle büyük bir çıkış yakaladı. Eğilmez, bu başarıyı 1970’li yıllar boyunca sürdürdü. Aile seyircisi sinema salonlarından uzaklaşınca Yeşilçam’ın çarkları bu kez lümpen seyircilerin beklentilerini karşılamak için dönmeye başladı. 1970’li yılların ikinci yarısına damga vuran yerli seks filmlerinin üretimi, 12 Eylül Askerî Darbesi ile birdenbire sona erdi. Ortaya çıkan boşluğu arabesk filmler doldurdu. Eğilmez, 1980’li yıllarda müzik ve film piyasasına hâkim olan arabesk furyasını son filmi Arabesk’te (1989) kıyasıya eleştirdi. Bu çalışmada, Arabesk filmi sinemasal söylem çözümlemesi yöntemiyle incelenmiştir. Çalışmanın amacı, Arabesk filminin, seyir zevki gelişmiş, arabesk kültüre ve Yeşilçam melodramlarına mesafeli duran potansiyel bir seyirci kitlesini açığa çıkardığını ortaya koymaktır. Yeşilçam’ın sonunu ilan eden Arabesk filmi, yeni bir sinemanın ve yeni bir seyirci psikolojisinin miladı olur. Geçmişte ebeveynlerinin gözyaşı döktüğü hikâyelere kahkahalarla gülen bu seyirci, klasik Yeşilçam seyircisinden oldukça farklıdır. Mağduriyet söylemini ve kendine acımayı reddetme, fail olma ve kendi sorunlarını çözebilme bu seyirci kitlesinin temel psikolojik özellikleridir.