Article

Makale

Türkiye’de İletişim Bilimleri: Batı Düşüncesinin Egemenliğinden Özgünlüğe

Communication Sciences in Turkey: from Hegemony of Western Thought to Originality

Korkmaz ALEMDAR
Year 1, Issue 1, Pages:8-29

In this study, the condition of Turkey’s communication education and communication researches in historical perspective has been critically evaluated based on childhood diseases, which are still in existence today. Just as communication technologies in Turkey, communication education and studies are dependent on ideas and researches generated in Western societies, which seems to be the one of the most basic reasons for the inadequacies and problems in the field but not the only one. In this article, which aims to draw attention to this dependency, and the historical knowledge that has been overlooked in the field of communication in our country, some concrete examples of Turkey’s original experience and knowledge are given. It is suggested to develop original and independent processes based on its own knowledge as a way of overcoming the problems, make up for the deficiencies and generate new ideas in the light of historical experience are suggested.

Bu makalede, Türkiye’de iletişim eğitiminin ve iletişim araştırmalarının durumu tarihsel boyutu içinde, söz konusu alanın günümüzde de varlığını sürdürmekte olan çocukluk hastalıkları eksen alınarak eleştirel bir gözle değerlendirilmiştir. Türkiye’de iletişim teknolojileri gibi, iletişim eğitimi ve çalışmalarının da Batılı toplumlarda üretilmiş düşünce ve araştırmalara bağımlı oluşu, alandaki yetersizliklerin ve sorunların tek değil ama en temel sebeplerinden biri olarak görünmektedir. Söz konusu bağımlılığa ve ülkemizde iletişim alanında gözden kaçırılan tarihsel birikime dikkat çekmeyi amaçlayan bu makalede, Türkiye’nin özgün deneyim ve birikimine dair bazı somut örnekler verilmiş, olumsuzlukların aşılabilmesinin ve eksiklerin giderilmesinin yolu olarak kendi birikimine dayanan özgün ve bağımsız süreçlerin geliştirilmesi, tarihsel deneyim ışığında yeni düşüncelerin üretilmesi önerilmiştir.