Article
Makale
Yeni İletişim Teknolojilerinin Gelişimi Bağlamında Kent
City in the Context of the Development of New Communication Technologies
Mukadder ÇAKIR
Year 2, Issue 3, Pages:12-27
After the development of capitalism, the city which has been modernized and developed has always been a surplus-production area for the capital. The
bourgeois city as an area of power is not only an area where the latest technologies, the latest fashion trends, new lifestyles, new forms of consumption
develop. It is also the area where big problems, class contradictions, dramas and conflicts are reproduced.
Today’s new communication technologies have been used in conjunction with the ideology of neoliberal globalization, and all cities have been perceived as an infinite and endless single market and have continued without any geographical, economic or other obstacles. In this process, each city’s self-promotion is directly related to its being active in new media and social media. Competing with other urban governments and attracting more capital are also about being online on the network. The current goals of global cities have turned into smart-city, e-city, cyber-city etc. designs. These cities can be technologically smart, cyber, super etc. At the same time, however, cities produce a number of economic, political, sociological and psychological problems, and creates a basis for the growth of many problems such as precarious work, excessive speed of life, environmental pollution, surveillance, alienation and identity division.
Kapitalizmin gelişiminden sonra modernleşerek büyüyen kent, sermaye için hep bir artı-ürün elde etme alanı olmuştur. Burjuva kent bir iktidar alanı olarak sadece son teknolojilerin, son moda trendlerin, yeni yaşam tarzlarının, yeni tüketim formlarının geliştiği bir alan değildir. O aynı zamanda büyük sorunların, sınıfsal çelişkilerin, dramların ve çatışmaların da yeniden-üretildiği alandır.
Günümüzün yeni iletişim teknolojileri neoliberal küreselleşme ideolojisi ile birlikte kullanılmış ve bu sayede tüm kentlerin sınırsız ve sonsuz bir tek pazar olarak algılanması, hiçbir coğrafi, ekonomik ya da diğer engele takılmadan yoluna devam etmesi sağlanmıştır. Bu süreçte her kentin kendini tanıtması yeni medya ve sosyal medyada aktif olması ile doğrudan ilgilidir. Diğer kent yönetimleri ile rekabet etmek ve daha fazla sermaye çekmek de ağda online olmakla ilgilidir. Küresel kentlerin bugünkü hedefleri akıllı-kent, e-kent, siber-kent vb. gibi tasarılara dönüşmüştür. Bu kentler teknolojik olarak akıllı, siber, süper vb. olabilirler. Ancak aynı zamanda çok sayıda ekonomik, politik, sosyolojik ve psikolojik sorunu üretmekte ve güvencesiz iş, aşırı hızlı yaşam, çevre kirliliği, gözetim, yabancılaşma, kimlik bölünmesi gibi çok sayıda sorunun büyümesine zemin oluşturmaktadırlar.